Uluslararası Koruma Başvurusunun Reddedilmesi: Hukuki Süreçler, İtiraz ve Sonuçları

Giriş

Türkiye, günümüzde hem coğrafi konumu hem de uluslararası yükümlülükleri sebebiyle göçmen ve sığınmacı başvurularına önemli ölçüde ev sahipliği yapmaktadır. Bu çerçevede, bir yabancı kişinin Türkiye’de uluslararası koruma (mülteci, şartlı mülteci ya da ikincil koruma) statüsü talebiyle başvurduğu durumda başvurusunun reddedilmesi oldukça kritik hukuki sonuçlar doğurabilmektedir. Bu yazıda, başvurunun reddi halinde ortaya çıkan hukuki süreçler, itiraz yolları, süreler, yeniden başvuru imkânları ve olası riskler detaylı bir şekilde ele alınacaktır.


1. Uluslararası koruma başvurusunun reddi ne demektir?

  • 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (“YUKK”) kapsamında bir yabancı, Türkiye’de uluslararası koruma talebinde bulunabilir.
  • Başvuru bu haliyle incelenir ve idare – yani Göç İdaresi Başkanlığı – tarafından koruma şartlarını taşımadığı değerlendirilirse “red kararı” verilir. Örneğin: başvuranın zulüm ya da ciddi zarar görme riski olmadığı kanaatine varılması, bildirdiği iddiaların inandırıcı bulunmaması gibi.
  • Red kararı, başvuru sahibine yazılı olarak tebliğ edilir ve kararın kesinleşmesi halinde Türkiye’de kalma hakkı kaybedilebilir; sınır dışı işlemi gündeme gelebilir.
  • Önemli: “Red kararı = otomatik sınır dışı” değildir; ancak YUKK m. 54 ve m. 55 hükümleri çerçevesinde sınır dışı işlemi başlatılabilir.

2. Red kararının hukuki dayanakları – Mevzuat ve kriterler

2.1 Mevzuat

  • YUKK-m. 78/79 (uluslararası koruma statüsüne başvuru, değerlendirme, reddi vb)
  • YUKK-m. 54 (Sınır dışı edilme kararı alınacaklar) ve YUKK-m. 55 (Sınır dışı edilemeyecekler)
  • Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yönetmeliği (Yönetmelik) – işlem usulleri, itiraz ve dava süreleri gibi.

2.2 Uluslararası Koruma Başvurusunun Reddedilmesine Yol Açabilecek Başlıca Kriterler

Uluslararası koruma başvurusu, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) ve Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yönetmeliği hükümlerine göre değerlendirilir. Göç İdaresi Başkanlığı, başvuru dosyasını ayrıntılı inceleyerek kişinin beyanlarını, sunduğu delilleri, ülke koşullarını ve güvenlik risklerini değerlendirir.
Bu aşamada aşağıdaki kriterler, “başvurunun reddine” neden olabilecek en önemli gerekçeler olarak öne çıkar.


Zulüm veya Ciddi Zarar Riski Bulunmaması (YUKK m. 63, 64)

Uluslararası koruma başvurusunun temelinde, kişinin menşe ülkesinde veya önceki ikamet ülkesinde hayatı, özgürlüğü veya vücut bütünlüğü açısından ciddi bir tehlike altında olması gerekir.
Ancak yapılan incelemede:

  • Başvuranın ülkesinde fiilen savaş, iç çatışma, yaygın şiddet olmaması,
  • Başvuranın zulüm riski taşıyan gruplara (etnik, dini, siyasi, toplumsal vb.) mensup olmaması,
  • Kişinin ülkesinde devletin veya ilgili makamların etkin koruma sağlaması,
    gibi durumlar tespit edilirse, koruma şartları oluşmadığından başvuru reddedilebilir.

Örnek: Ülkesinde adli takibata uğrayan ancak siyasi neden değil, adli suç nedeniyle aranan kişi, koruma şartlarını karşılamaz.


Başvuru Sahibinin Beyanlarının Güvenilir veya Tutarlı Olmaması

YUKK m. 78/3-ç uyarınca, idare başvuranın sözlü beyanlarını değerlendirirken inandırıcılık testine tabi tutar.
Red gerekçeleri arasında en sık görülen unsurlardan biri şudur:

  • Beyanlarda çelişkili ifadeler, tarih tutarsızlıkları veya farklı anlatımlar bulunması,
  • Belgelerin sahte, uydurma veya çelişkili olması,
  • Kişinin geçmiş seyahat kayıtlarının, iddiasıyla uyuşmaması,
  • Görüşmede gerçeği gizleme, abartı, öğrenilmiş ifade kullanımı gibi davranışlar sergilemesi.

Göç İdaresi, bu durumda “beyan güvenilirliği zayıf, inandırıcılık testi başarısız” notu düşerek reddeder.

Uygulama notu: Mahkemeler, sadece beyan çelişkisiyle red verilmesini yetersiz bulabilir; idare, beyanları ülke koşullarıyla karşılaştırmalı analizle desteklemelidir.


  Güvenli Üçüncü Ülke veya İlk İltica Ülkesi Kriteri (YUKK m. 73-74)

Eğer başvuru sahibi Türkiye’ye gelmeden önce:

  • Bir başka ülkede uluslararası koruma almış veya
  • Koruma talebi kabul edilmiş bir ülkede bulunmuşsa

Türkiye’ye yaptığı başvuru “kabul edilemez başvuru” sayılabilir. Bu durumda, kişi daha önce bulunduğu ülkeye geri gönderilebilir. Ayrıca başvuru sahibinin geçiş yaptığı ülke “güvenli üçüncü ülke” olarak kabul edilirse (örneğin Avrupa Birliği üyesi bir ülke, insan haklarını koruyan bir sistem içinde), Göç İdaresi başvuruyu reddedebilir.


Siyasi, Etnik, Dini veya Sosyal Grup Bağlantısının Bulunmaması

Mülteci statüsü tanımında (YUKK m. 61) kişinin belirli bir gruba mensubiyeti nedeniyle zulüm korkusu bulunması gerekir.
Ancak incelemede:

  • Başvuranın herhangi bir ayrımcılığa uğramadığı,
  • Zulüm riskinin kişisel değil genel ekonomik veya sosyal nedenlerden kaynaklandığı,
  • Başvuranın ülkesinde benzer durumda olan kişilerin güven içinde yaşadığı,
    tespit edilirse, statü verilmez.

Örnek: İşsizlik, ekonomik yoksulluk veya sosyal dışlanma tek başına uluslararası koruma gerekçesi değildir.


  Ekonomik Amaçlı Başvuru veya Kötüye Kullanım Şüphesi

Uluslararası koruma, yalnızca hayati tehlike veya zulüm korkusu temelinde yapılmalıdır.
Bazı durumlarda başvuruların ikamet izni uzatma, sınır dışı edilmemek, çalışma izni almak veya vatandaşlık süresini uzatmak amacıyla yapıldığı tespit edilir. Bu hallerde Göç İdaresi başvuruyu reddedebilir ve “koruma sistemi kötüye kullanımı” tespiti yapabilir.
YUKK m. 77 uyarınca, kötüye kullanım tespitinde başvuru hızlandırılmış prosedürle incelenir ve olumsuz sonuçlanabilir.


 Kamu Düzeni, Kamu Güvenliği veya Kamu Sağlığına Tehdit (YUKK m. 64/5)

Eğer başvuru sahibi hakkında:

  • Suç işleme, örgüt üyeliği, terör bağlantısı şüphesi varsa,
  • Kamu düzenini veya güvenliğini tehdit eden davranışlar bulunuyorsa,
  • Bulaşıcı hastalık veya kamu sağlığına zarar verme riski taşıyorsa,

idare, koruma talebini reddedebilir. Ancak bu kararlar somut bilgi ve belgeye dayanmalı; salt varsayımla alınmamalıdır.

Not: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihadına göre, kamu güvenliği gerekçesiyle red verilse bile kişi geri gönderildiğinde işkence veya ölüm riski varsa sınır dışı edilemez (Non-Refoulement ilkesi).


  Hariç Tutma Sebepleri (YUKK m. 64)

Bazı kişiler, mülteci tanımına girse dahi “hariç tutma” sebepleri nedeniyle statü alamaz. Örneğin:

  • Savaş suçu, insanlığa karşı suç, terör faaliyeti, ciddi adli suç işlemiş olmak,
  • Birleşmiş Milletler ilkelerine aykırı eylemler,
  • Mülteci sistemini kötüye kullanmak.

Bu kişiler “hariç tutulan” sayılır ve başvuruları reddedilir.


  Delil ve Belgelerin Sunulmaması veya Gerçeğe Aykırı Bilgi

Başvuru sahibi, iddialarını destekleyecek belge, tanık beyanı, ülke raporu, kimlik bilgisi gibi delilleri sunmakla yükümlüdür. Delil sunmamak veya bilerek yanlış bilgi vermek (örneğin sahte pasaport, kimlik, yanlış doğum tarihi, uydurma hikâye) durumunda idare güvenilirliği kaybedilen dosyayı reddeder.

Örnek: İki farklı ülke vatandaşı gibi davranan kişi, belgeleriyle kimliğini kanıtlayamadığında “kimlik belirsizliği” nedeniyle red alabilir.


 Türkiye’de İç Koruma Alternatifi Bulunması

Göç İdaresi, kişinin  ülkesinde belirli bir bölgede risk altında olduğunu ancak başka bir bölgede güvenli yaşam alanı bulunduğunu tespit ederse “iç koruma alternatifi” nedeniyle reddedebilir. Bu değerlendirme, kişinin ülkesine güvenli dönüş imkanını güçlendiren bir unsurdur.


  İlgili Ülke Bilgileri ve Güncel Raporlarla Uyuşmama

Başvuranın beyan ettiği olaylar, Birleşmiş Milletler, Amnesty International, Human Rights Watch, EASO gibi kuruluşların ülke raporlarıyla uyumsuz ise, başvuru inandırıcı bulunmaz.
Örneğin kişi “ülkemde Hristiyanlar ağır baskı altında” diyorsa, ancak raporlarda böyle bir durum yoksa, başvuru reddedilebilir.


  Önceki Başvurunun Reddi veya Benzer İçerikli Başvurular (Tekrarlayan Başvuru)

Aynı kişi daha önce uluslararası koruma başvurusunda bulunmuş ve reddedilmişse, yeni başvurusunda önemli ve yeni olgular sunmazsa, ikinci başvuru “tekrarlayan başvuru” olarak kabul edilir ve incelemeye alınmadan reddedilebilir.
Bu, YUKK m. 75 ve Yönetmelik m. 92’de düzenlenmiştir.


  Türkiye’de Uzun Süre Kayıt Dışı Kalma veya Başvuru Gecikmesi

Başvuru sahibinin ülkeye giriş yaptıktan sonra uzun süre bekleyip daha sonra başvuru yapması, idarenin “acil zulüm korkusu yoktu” değerlendirmesine yol açabilir.
Yönetmelik m. 83 gereği, makul süre içinde yapılmayan başvurular gecikmiş başvuru olarak hızlandırılmış usulle incelenir ve sıklıkla reddedilir.


  İkamet Amacına Aykırı Davranış veya Ülke Dışına Gidiş-Gelişler

Başvuru sahibi, Türkiye’de koruma altındayken ülkesine kısa süreli seyahat etmişse, bu davranış “zulüm korkusunun gerçek olmadığı” şeklinde yorumlanır.
Ayrıca ikamet adresinin bildirilmemesi, kayıt yükümlülüklerinin ihlali gibi hallerde güvenilirlik kaybı olur.


  Ülke Bilgileri ile Çelişen Siyasi Faaliyet İddiaları

Kimi başvuranlar siyasi faaliyet yürüttüğünü iddia eder; ancak ülkesinde o örgütün etkin olmadığı, faaliyet göstermediği veya başvuranın profiline uygun olmadığı tespit edilirse red verilebilir.
Bu tür durumlarda delil ve belge sunmak hayati önem taşır.


 Özet Tablo – Red Kararına Yol Açabilecek Nedenler

Kriter

Dayanak

Açıklama

Zulüm riski yok

YUKK m. 63

Kişisel tehdit tespit edilmemiş

Güvenilmez beyan

YUKK m. 78

Çelişkili anlatım veya sahte belge

Güvenli üçüncü ülke

YUKK m. 73-74

Daha önce güvenli ülkede bulunma

Hariç tutma

YUKK m. 64

Suç, terör, ağır eylem geçmişi

Kötüye kullanım

YUKK m. 77

İkamet uzatma amacıyla başvuru

Kamu güvenliği riski

YUKK m. 64/5

Kamu düzenine tehdit oluşturma

İç koruma alternatifi

Uygulama

Ülkesinde güvenli bölge bulunması

Gecikmiş başvuru

Yönetmelik m. 83

Uzun süre sonra başvuru yapılması

Tekrarlayan başvuru

YUKK m. 75

Yeni olgu sunulmaması

Ülke raporlarıyla uyumsuzluk

Beyanlar gerçek dışı veya abartılı

 


3. Red kararının sonuçları

  • Karar kesinleştiğinde başvuru sahibi Türkiye’de yasal statüye sahip olmayabilir ve sınır dışı edilme riski doğabilir.
  • İdari ya da yargısal yollarla kararın iptali için başvuru olmazsa, kişi hakkında sınır dışı işlemleri başlatılabilir (YUKK-m. 54/1-i kapsamında).
  • Ancak kararın kesinleşmesi ve sınır dışı işlemin başlatılması ayrı adımlardır; tek başına red kararı “derhal sınır dışı” anlamına gelmez.

4. İtiraz ve dava yolları – Süreler, merciiler, izlenecek yol

4.1 İdari itiraz / ulusal komisyon

  • Red kararına karşı ilk aşamada, kararın tebliğinden itibaren belirli sürelerde idari itiraz başvurusu yapılabilir.
  • Örneğin Yönetmelik kapsamında itiraz süresi 10 gün ya da 15 gün olarak düzenlenmiş olabilir.
  • Ancak itiraz usulünde karar uygulamada pek değiştiği unutulmamalıdır. Bunun nedeni kararı veren kuruma itirazın yapılmasıdır.

4.2 İptal davası

Kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde (bazı hallerde 15 gün) ilgili ilgili mahkemede iptal davası açılabilir.

  • Yetkili mahkeme: başvuru sahibinin bulunduğu yer mahkemesi
  • Dava dilekçesinde; başvuru tarihçesi, red gerekçesi, risk durumları, hukuki dayanımlar (YUKK, Yönetmelik, uluslararası sözleşmeler), yeni deliller vs yer almalıdır.

4.3 Yargılamanın etkileri

  • Dava açılması halinde sınır dışı işlemi yürütmenin durdurulması talebiyle bağlı olarak durabilir. Yani kişi yargılama süresince Türkiye’de kalabilir.
  • Mahkeme kararı kesinleştiğinde ya karar iptal olur ya da davacı isteği reddedilir. İptal halinde başvuru yeniden değerlendirilir.

4.4 Süreç özet tablosu

Aşama

Aracılık merci

Süre

Notlar

Red kararının tebliği

Tebligat tarihi kritik

İdari itiraz

Göç İdaresi / Komisyon

10-15 gün

Seçenekli olabilir. Sonuç pek değişmez. Tarihlere dikkat edilmeli. Aksi halde Dava süresi geçebilir.

İptal davası

İlgili Mahkeme

15-30 gün

Süre hak düşürücü. Süre geçtiğinde karar kesinleşir. Sınır  dışı etme kararı verilmesi gündeme gelir.

Yargı sonucu

Mahkeme

Karar kesinleşince statü netleşir


5. Red kararına karşı stratejik öneriler – Hukuki taktikler

  1. Gerekçeleri dikkatle inceleyin. Ret kararında verilen gerekçeleri anlayın: hangi kriterlere dayanılmış, hangi delil eksikleri var?
  2. İnandırıcılık değerlendirmesi önemlidir. Beyanınızın tutarlı olması, çelişkiler içermemesi, somut delillerle desteklenmesi gerekir.
  3. Menşe ülke koşullarını güncel verilerle hazırlayın. Zulüm riski, insan hakları durumu, toplumsal koşullar vb. uluslararası raporlardan alınabilir.
  4. Yeni ve somut bilgiler varsa yeniden başvuru veya ek delil sunumu mümkün olabilir. Örneğin başvuru sonrası değişen güvenlik koşulları, yeni kanıtlar vs.
  5. Avukat ya da uzman göçmen hukuku danışmanıyla çalışın. Sürelerin , prosedürlerin kaçırılması ciddi hak kayıplarına yol açabilir.
  6. Sınır dışı riski dikkate alınmalı. Davanın değil ama işlem sürecinin erken evrelerinde (örneğin idari gözetim öncesi) hızlı adım atılması önemlidir.
  7. Alternatif statüler değerlendirilsin. Uluslararası koruma reddedildiğinde, “insani ikamet izni” vs gibi başka çözüm yolları olabilir. Alanında uzman avukat tarafından değerlendirilir.

6. Yeniden başvuru ve farklı statüler

  • Başvuru reddedilmiş olsa da, yeni ve somut bilgilerle yeniden başvuru yapılabilir. Ancak bu durumda, önceki kararın gerekçelerinin bertaraf edilmesi gerekir.  Her durum için geçerli olmaz. Avukat tarafından değerlendirilir.
  • Ayrıca başvuru “kabul edilemez” ya da “hariç tutulma” kararları almış olabilir; bu tür durumlarda farklı süre ve prosedürler geçerlidir.
  • Uluslararası koruma dışında “ikincil koruma” veya “şartlı mülteci” gibi statüler söz konusu olabilir ancak her birinin ayrı kriterleri vardır.

7. Sınır dışı edilme riski ve korunma yükümlülüğü

  • YUKK m. 54/1-i uyarınca “uluslararası koruma başvurusu reddedilenler” sınır dışı edilme kararı alınabilecekler arasında sayılmıştır.
  • Ancak YUKK m. 55/1-a ve diğer bentler uyarınca ölüm cezasına, işkence-kötü muameleye, tedavi imkânı olmayan ağır hastalığa maruz kalma riskinin somut olarak bulunması halinde sınır dışı kararı alınmayabilir.
  • Yani, red kararı sonrası “geri gönderilme riski” somut olarak değerlendirilmeli ve bu risk yüksekse hukuki koruma yolları devreye girmelidir.

8. Hukuki denetim ve yüksek yargı kararları

  • Örneğin,  kararların bir kısmında belirtilmiştir: “Uluslararası koruma başvurusunun reddi kararı tek başına sınır dışı işlemini gerektirmez.”
  • Ayrıca idari yargı kararlarında, başvuranın risk durumu ile idarenin değerlendirmesinin nesnel ve somut olması gerekir, soyut değerlendirme yeterli görülmemektedir.

Uluslararası Koruma Başvurusunun Reddedilmesi – Sıkça Sorulan Sorular (SSS)


 1. Uluslararası koruma başvurusu reddedilirse ne olur?

Uluslararası koruma başvurusunun reddi, kişinin Türkiye’de “koruma altında” statüsüne sahip olamayacağı anlamına gelir.
Bu durumda kişi artık uluslararası koruma prosedüründen çıkarılır. Ancak hemen sınır dışı edilmez — idare, YUKK m. 54 uyarınca ayrıca bir sınır dışı kararı verebilir.
Red kararının ardından kişi isterse idari itiraz veya iptal davası yoluna başvurarak karara karşı hukuki süreç başlatabilir.


 2. Red kararından sonra Türkiye’de kalmaya devam edebilir miyim?

Evet, ancak dava açma süresi içinde (genellikle 15 veya 30 gün) kalabilirsiniz.
Eğer bu sürede ilgili mahkemede dava açarsanız, “yürütmenin durdurulması” kararı alınana kadar Türkiye’de yasal olarak kalma hakkınız devam eder.
Süreyi geçirir ve başvuru yapmazsanız, hakkınızda sınır dışı işlemi başlatılabilir.


 3. Red kararına karşı dava açma süresi kaç gündür?

Genellikle kararın tebliğinden itibaren 15 ila 30 gün arasında dava açma süresi bulunur.
Bu süre, kararın türüne (ilk başvuru, yeniden başvuru, hızlandırılmış usul vb.) göre değişebilir.
 Örnek: Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yönetmeliği m. 95 uyarınca hızlandırılmış prosedürde 15 gün, genel usulde 30 gündür.


 4. Uluslararası koruma başvurusu neden reddedilir?

Başvurular; zulüm riski bulunmaması, inandırıcı olmayan beyan, ekonomik amaçlı başvuru, güvenli üçüncü ülke bağlantısı, suç veya terör şüphesi, delil yetersizliği gibi gerekçelerle reddedilebilir.
YUKK m. 63–64 hükümleri, başvurunun reddine ilişkin temel yasal dayanakları içerir.
Her dosya farklı olduğundan, reddin gerekçesi mutlaka karar metninde ayrıntılı biçimde yer alır.


 5. Red kararı alındığında hemen sınır dışı edilir miyim?

Hayır. Red kararı otomatik olarak sınır dışı edilme anlamına gelmez.
Ancak Göç İdaresi, karar kesinleşirse YUKK m. 54 kapsamında sınır dışı süreci başlatabilir.
Ayrıca YUKK m. 55 uyarınca, ölüm riski, işkence veya kötü muamele tehdidi olan kişilerin sınır dışı edilmesi yasaktır.


 6. Red kararına karşı avukatla başvuru yapmak zorunlu mu?

Zorunlu değildir, ancak şiddetle tavsiye edilir.
Uluslararası koruma davaları, teknik ve süre açısından hassas süreçlerdir.
Avukat aracılığıyla yapılan başvurular, hem sürelerin kaçırılmamasını hem de hukuki argümanların güçlü sunulmasını sağlar.


 7. Red kararına itiraz nereye yapılır?

  • İlk aşamada Göç İdaresi Başkanlığı’na bağlı Uluslararası Koruma Değerlendirme Komisyonu’na itiraz yapılabilir.
  • İtiraz reddedilirse, ilgili mahkemede iptal davası açılır.
    Her iki süreçte de gerekçeli dilekçe, delil ve ülke raporları önem taşır.

 8. Red kararına karşı dava açarken neler eklemeliyim?

Dava dilekçesinde şu unsurlar yer almalıdır:

  • Red kararının tebliğ tarihi,
  • Reddin gerekçeleri ve hukuki hatalar,
  • Başvuru sahibinin kişisel riskleri,
  • Menşe ülke insan hakları raporları,
  • Yeni belgeler, tanık beyanları veya olaylar.

Dilekçede özellikle “geri gönderme halinde karşılaşılacak tehlikeler” açıkça anlatılmalıdır.


 9. İptal davası açarsam sınır dışı işlemi durur mu?

Evet, dava açarken “yürütmenin durdurulması” talebinde bulunulabilir.
Mahkeme bu talebi kabul ederse, yargılama süresince sınır dışı işlemi askıya alınır.
Mahkeme talebi reddederse, idare sınır dışı işlemini uygulayabilir; bu durumda AİHM geçici tedbir (Rule 39) başvurusu da gündeme gelebilir.


 10. Başvurum reddedildikten sonra yeniden başvuru yapabilir miyim?

Evet, ancak yalnızca “önemli ve yeni olgular” varsa mümkündür.
Örneğin, menşe ülkenizde sonradan savaş, darbe, siyasi kriz veya kişisel tehdit gelişmişse yeniden başvuru yapılabilir.
Aksi halde aynı gerekçelerle tekrar başvuru “tekrarlayan başvuru” sayılır ve kabul edilmez.


 11. Uluslararası koruma başvurum reddedildi, başka hangi statüye geçebilirim?

  • İnsani ikamet izni (YUKK m. 46): Red sonrası sınır dışı edilemeyecek durumdaysanız mümkündür.
  • Şartlı mülteci veya ikincil koruma statüsü: Başvuru içeriğine göre yeniden değerlendirilebilir.
  • İdari yargıda iptal kararı alındıysa, koruma hakkı yeniden doğabilir.
    Bu alternatif yolların her biri hukuki danışmanlık gerektirir.

 12. Red kararı alan kişi insani nedenlerle Türkiye’de kalabilir mi?

Evet. YUKK m. 46 uyarınca, kişi sınır dışı edilmesi halinde ölüm, işkence, tedavi imkânı olmayan hastalık veya insanlık dışı muamele riski altındaysa insani ikamet izni verilebilir.
Bu statü, uluslararası korumadan bağımsızdır ama benzer güvence sağlar.


 13. Red kararı sonrasında deport (tahdit kodu) konur mu?

Evet, çoğu durumda V-70, G-87, Ç-150 gibi tahdit kodları uygulanabilir.
Ancak dava süreci devam ederken deport işlemi genellikle durdurulur.
Tahdit kodu kaldırılması için ayrıca idari başvuru veya dava açmak gerekebilir.


 14. Red kararı AİHM’e taşınabilir mi?

Evet. Türkiye’deki yargı yolları (yerel mahkemesi, istinaf,) tüketildikten sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru yapılabilir.
Ancak sınır dışı riski acilse, “geçici tedbir (Rule 39)” başvurusu yapılabilir.
AİHM, geri gönderme halinde yaşam hakkı veya işkence yasağı ihlali ihtimali görürse Türkiye’ye “geri gönderme durdurulsun” talimatı verebilir.


 15. Başvurum reddedildi, gönüllü geri dönüş yapabilir miyim?

Evet. Göç İdaresi’nin “Gönüllü Geri Dönüş Programı” kapsamında ülkenize güvenli şekilde dönmeniz sağlanabilir.
Ancak bu tercih, gelecekte Türkiye’ye tekrar koruma başvurusu yapma hakkınızı sınırlayabilir.
Bu nedenle karar vermeden önce mutlaka hukuki danışmanlık alınmalıdır.


 16. Red kararından sonra çalışmaya devam edebilir miyim?

Uluslararası koruma başvurusu reddedildikten sonra, koruma statüsüne bağlı çalışma izni de geçersiz hale gelir.
Ancak dava süreci devam ediyorsa ve yürütmenin durdurulması kararı alınmışsa, idareye başvurarak geçici çalışma izni talep edilebilir.


 17. Ailem de benimle aynı başvurudaydı, reddedilirse hepsi mi etkilenir?

Evet, uluslararası koruma başvurusu genellikle “aile birliği ilkesi” çerçevesinde yapılır.
Eş ve çocuklar, ana başvurudan doğrudan etkilenir.
Ancak her aile bireyi ayrı gerekçelere dayanarak bağımsız başvuru yapabilir.
Örneğin çocuk, ayrı risk grubu içindeyse yeni başvuru yapılabilir.


 18. Başvurum reddedildikten sonra adres değiştirirsem ne olur?

Adres değişikliğini 7 gün içinde Göç İdaresi’ne bildirmek zorunludur.
Bildirilmezse dosya “terk edilmiş başvuru” sayılabilir, yeni başvuru hakkı zora girer ve yakalama-gözaltı riski doğar.


 19. Red kararı alındığında avukat ücretleri kim tarafından karşılanır?

Kişi maddi imkânsızlık içindeyse, baro tarafından adli yardım kapsamında ücretsiz avukat atanabilir.
Ayrıca bazı uluslararası kuruluşlar (UNHCR, SGDD-ASAM vb.) da hukuki destek sağlar.


 20. Red kararından sonra başvuru yapmazsam ne olur?

Dava süresini geçirir ve hiçbir başvuru yapmazsanız, idare dosyanızı kesinleşmiş red olarak kaydeder.
Bu durumda Türkiye’de yasal ikamet hakkınız sona erer ve sınır dışı edilme süreci başlatılabilir.
Ayrıca ileride yapacağınız yeni başvurular “kötüye kullanım” olarak değerlendirilebilir.

Etiketler


whatsapp Telefon Mail tr-flag en-flag ru-flag ar-flag fa-flag